Ziynet Odası 
 Odam Olsun 
 Türklider Odaları 
 Sizin Odalarınız 
 Sohbet Odası 
 TV Odası 
 E-Kitap Odası 
 BŞenver 
 Gazete Odası 
 iPad 
 Hakkımızda 
 Şifremi Unuttum 

 

Necati Kurmel Gözüyle 



Tüm Yazıları
       ShareThis

 

Köylü Efendi
09.03.2011
Okunma Sayısı : 109277
Oy Sayısı : 26
Değerlendirme : 4,46
Popülarite : 6,31
Verdiğiniz Puan :
 

 

Köylü Efendi

Forbes Dergisi'nden Sayın Nilgün Balcı Çavdar'ın benimle yaptığı söyleşiyi sizlerle paylaşıyorum...

Köylü Efendi    

Saray Halı'nın  Ataşehir'deki  binasının  önünde canlı yayın  ekipleri hazırlık yapıyor. Necati Kurmel ise üst kattaki  odasında sütünü yudumlayarak  Saray Halı'nın  yanı sıra Saray Tarım ve Hayvancılık'ın da Genel Koordinatörlüğünü yapan  Nadir Yörüktümen'in  canlı yayınına çıkmasını bekliyor.

Birazdan  Yörüktümen, canlı hayvan  ithalatının yerli besicileri nasıl zor durumda bıraktığının anlatmaya başlayacak. Hayvan ithalatı  sonrası Koç ve Banvit'in  besiciliği  bırakması gündemin en sıcak konusu ve Kurmel'in  telefonları susmak bilmiyor.

Herkes aynı şeyi söylüyor: "Çiftliği nasıl kapatalım? 150 milyon dolar para yatırmışız bugüne kadar,  bir sürü çalışanımız , binlerce hayvanımız var. Devam edeceğiz bu işe." Ama nasıl  edeceklerini de kara kara düşünüyor.

Aylık iki bin olan büyükbaş hayvan  satışları  200 ila 300'e kadar inmiş,  hayvan alımlarını da durdurmuşlar. "Hayvan  eksiği  olduğu doğru . Ama yetişmiş 500- 600 kiloluk  hayvanlar yerine yavru hayvan  ithal edilebilirdi. Hayvan  burada yetiştirilirdi, o zaman  sayı da artardı" diyor. Kurmel  hayvancılık  işini  gerç

ekten  çok seviyor. Zamanının büyük bölümünü bu işe ayırıyor. Adana ve Kayseri'deki  çiftliklerinde toplam  18 bin  büyükbaş hayvanları var. 20 bin  dönüm arazide hayvanlar için yem üretimi yapılıyor.

O hayvancılıktan  söz ederken  Kurmel'e ait şirketlerin hemen hepsini  yönetim kurulunda yer alan Atilla Alptekin  yandaki  toplantı odasında bir grup  Çinli iş  insanı ile krom alışverişi için yapılan  görüşmeye çay ikramı için ara veriyor.

Atilla Alpteki'inin  de söylediği gibi  "Saray Halı, buzdağının  görünen  kısmı" ve Kurmel'in  işlerinin vitrini gibi. Bu vitrinin  gerisinde tarım,  hayvancılık , gayrimenkul , inşaat , turizm ve madencilik var.

Kurmel anlatmaya hayvancılıkla başlıyor hep ama son birkaç yılda madencilik alanında toplamda 150 milyon  dolarlık yatırım  yaptı. Aydın Doğan ile yarı yarıya ortak olduğu  Gümüştaş Madencilik'in biri Gümüşhane diğeri Niğde Bolkar Dağları'nda olmak üzere iki maden  sahası bulunuyor. (Aydın Doğan şirketi Ortadoğu  Otomotiv  üzerinden Gümüştaş'a hissedar)  Bolkar'sa köylüler  siyanürle altın çıkartılmasına karşı çıkıyor.

Ancal Gümüştaş'ın faaliyetleri devam ediyor. Maden çıkarma ve çıkan  madeni işlemek  üzere toplamda 40 milyon  dolar yatırım  yaptılar. Devam edenlerle birlikte bu miktar 50 milyon  dolara ulaşacak.

Gümüşhane'de kurşun, bakır ve çinko madenlerinin yanı sıra altın  çıkartacaklar. Bolkar'da da bakır,  kurşun ve çinkonun yanı  sıra altın  bulunuyor. Şimdiye kadar  arama faaliyetleri sırasında elde edilen  az miktarda madenin  satışı  gerçekleştirilmişti.

Doğan ve Kurmel  2005'ten  bu yana ortak  oldukları maden  işinde yatırımlarının  karşılığını  nihayet bu yıl  almaya başlayacak. Gümüşhane sahalarından elde ettikleri cevheri  Mayıs ayında satmak üzere ilk kontratlarını  yapmışlar. Buradan çıkarttıkları  altın ve gümüşü ayrıştırmadan  satacaklar. Ama Bolkar'da durum farklı…

Orada külçe altını için şimdiden  kontrat yapmaya ihtiyaçları yok.  İlk satışı da bu yılın Temmuz ayında gerçekleştirmeyi  umuyorlar. Kurmel'in  madencilik alanında başka yeni yatırımları  da var.

Akmetal Madencilik 'in Adana 'daki  krom  sahalarındaki üretimi  önümüzdeki yıl  günlük 13 bin  400 tona çıkacak. Kurmel,  Gümüştaş ve Akmetal'in  toplam cirosunun bir iki yıl içinde şu anda madencilikten elde ettikleri  ciroyu ikiye katlamasını bekliyor.

Akmetal'in  yönetimi oğlu Ahmet Kurmel'den soruluyor. Necati Kurmel,  Adana'daki  ilk maden sahasını  1969'da satın aldı. Yine krom  üreten  Pınar Madencilik 'te amcasının  oğlu Ataman Fedai (soyadı  kanunu  çıktığında Adana'da yaşayan amcası , babası İzzet Kurmel 'den  farklı  bir soyadı  almış) ile halen ortak. Pınar Madencilik 'in  üretimi tek bir sahada ve az miktarda (günlük bin 200 ton) devam ediyor.

Kurmel üç  yıl önce krom fiyatlarının  yükselmesi ve oğlu Ahmet Kurmel'in de cesaretlendirmesi ile krom üretimini  artırmak üzere yatırım yapmaya karar vermiş. Ancak kuzeni  onun bu  hevesini paylaşmamış  ve Akmetal'deki  hisselerini  ona devretmiş. "Ahmet orada ufak çaplı  madencilik  yapıyordu. Ataman  çekilince iki üç  yıl önce yatırımları  artırmaya başladık " diye anlatıyor süreci.

Şimdiye kadar 100 milyon  dolar  yatırım yapmışlar. Binlerce dönümlük  arazi ve yüzlerce gayrimenkul  satın alırken  hiç  kredi  kullanmayan Kurmel şimdi  krom  sahaları için kredi  kullanmaktan  biraz huzursuz… "Ahmet  beni 100 milyon  dolar içeri soktu.

Alacaklı adam borçlusuna ne kızabilir ne sövebilirmiş  ya bizimki de o hesap. Ben de şimdi Ahmet'e hep diyorum ki  'sağlığına duacıyım. Kendine dikkat et, otobüse binme, iyi uçak  şirketleri ile uç'." Bir yandan da "Ahmet çok çalışkandır benden de zekidir ha" diyor gülerek…

Necati Kurmel'in 55 yaşındaki oğlu Ahmet Kurmel , 1974 'ten bu yana Adana'daki krom  sahalarında çalışıyor. Akmetal'in  Adana Aladağ'daki krom  sahalarında günlük  400 ton  üretim  kapasiteli  krom zenginleştirme tesisinin yanında üç bin ton işleme kapasiteli  ikinci tesis,  bir buçuk  yıl önce faaliyete geçmişti. "15 milyon dolar yatırım yaptığımız günlük 4 bin  ton kapasiteli  ikinci tesis,  bir buçuk yıl önce faaliyete geçmişti. "15 milyon dolar yatırım  yaptığımız günlük 4 bin  ton kapasiteli  yeni bir tesisin açılışını da mayıs ayında yapacağız. Aynı gün 6 bin ton üretim  yapacak yeni bir tesisin daha inşaatına başlayacağız." diyor Ahmet Kurmel. Mayıs 2012'de tamamlanacak bu tesis için yapılacak  toplam yatırım da 50 milyon  doları bulacak. 

Böylece günlük  krom üretim kapasiteleri 13 bin  400 tona çıkacak.  "O zaman Türkiye'nin  en büüyük krom madeni üreticisi olacağız" diyor Ahmet Kurmel.  Beklentisi 2010'da 85 milyon  dolar olan  cirolarının 2012'de 85 milyon doları geçmesi , Akmetal  sadece son iki yıldır üretimini  doğrudan Çin'e ihraç ediyor. Daha önce CVK Madencilik 'e satıyorlardı.

Akmetal'in Adana'daki krom  sahalarının  büyüklüğü 17 bin hektar. Ancak bir krom sahası olarak  o  kadar da büyük sayılmaz.  Zaten üretimleri bu sahanın  300 hektarlık kısmıyla sınırlı dırımda. Ayrıca çok  zengin bir krom  sahası da değil. "Biz orada 10 bşn  ton taş öğütüyoruz, 800 ila bin ton arası krom çıkartıyoruz" diyor Necati Kurmel. İşleme tesisi  yatırımlarını  da bu nedenle yapıyorlar. Kurulacak  6 bin  ton kapasiteli  tesis için  23 milyon  tonluk bir rezerv hazır bekliyor.

Bir yandan üretime devam ederken  bir yandan  arama ve sondaj çalışmalarını sürdürüyorlar. Bu sayede rezervleri  her geçen yıl artıyor. "Yatırım bedelini  altı yıl içinde çıkartırsak iyi" diyor Ahmet Kurmel. Her şey krom fiyatlarının  şimdiki  seviyesini  korumasına (300 – 310 dolar) ve dolar kapasitesine bağlı.

Ahmet Kurmel zamanının  büyük bir çoğunluğunu Aladağ'da maden ocaklarında geçiriyor. Hafta sonları  ise Akmetal'in sahibi olduğu  bin baş hayvana sahip çiftlikte. Tıpkı babası gibi  hayvancılık  işinden hoşlanıyor ve babasının ona takılmayı sevdiği gibi o da babasına takılıyor: "Benden  sonra  bu işleri  kim üstlenecek bilmiyorum . Ama babam  zaten 130  yaşına kadar yaşamaya niyetli. Herhalde benden sonra da o bakacak bu işlere."

Ahmet Kurmel, Necati Kurmel'in ,  dört çocuğundan biri  ve tek oğlu.  Yine de Ahmet Kurmel son yıllardaki en büyük yatırımlara kadar adana'da küçük miktarda krom üretimiyle uğraşmış ve Akmetal dışındaki işlere çok müdahil olmamış.

Necati Kurmel,  "daha çocuklarıma hiç işim düşmedi" diyor. Çocuklarından  ve onları iş  hayatından  söz ederken  son derece objektif. İki  kızının (Meliha Erkul  ve Berna Kurmel) izolasyon malzemeleri  üreten küçük  bir şirkette pek bir şey kazanmadan hobi kabilinden  çalıştıklarını anlatıyor.

Diğer kızı Setanay  Metin'in  üstlendiği inşaat alanındaki faaliyetlerinden  söz ederken de satışların kötü gitmesinden yakınıyor: "Kurtköy'deki  Royal Park evlerini yaptı sonra yüzde 30'unu  sattı, yüzde 70'i kaldı. Herkes bildiği iş yapmalı. Bu, bizim bildiğimiz bir iş değil." Aslında inşaat  alanındaki  işler genel olarak ağzında kötü nir tad bırakmış gibi. Arsa karşılığı anlaştığı bazı müteahhitlerin projelerini  tamamlayamadığını söylüyor. Kurmel'in   yaptığı  birçok alım satımı  iyi bilen ve adının açıklanmasını  istemeyen eski bir çalışanı "224 konuttan  oluşan bir site yaptılar.

Satmaları  beş- altı  yıl sürdü. Son iki yıldır satışlar iyi gitti ve ellerinde beş kadar  konut kaldı. Ancak çok  zorlandılar çünkü ne indirim yaptılar ne ödeme kolaylığı sağladılar" diyor. Esenyurt'ta Kiptaş'tan arsa karşılığı  aldığı  dairelerin satış  işini de Kiptaş'a bırakmadığını  da sölerine ekliyor.

FORBES'un  bir başka kaynaktan  öğrendiğine göre Kurmel'in Esenyurt'ta biri Kiptaş konutlarından diğeri yine arsa karşılığı  projeden yüzde 40 pay aldığı  Orion Park  Evleri'nden olmak üzere payına toplam 340  daire düştü. Bunlar içinde halen  satılamayanların sayısı 100'den az.

Sürekli gayrimenkul  varlıklarından söz edilen Kurmel'in  gazetelerde zaman zaman yazıldığı gibi İstanbul Kurtköy'de 36 bin dönüm arsası bulunmuyor. Yine de arsa karşılığı müteahhitlerle anlaştığı  projelerden  sayısını  kendisinin de tam olarak  bilmediği kadar villa ve dairesinin  bulunduğu, binlerce dönüm arsasının  boş durduğu da bir gerçek. "İnanın ne kadar yerim vardır, hepsine ne vermişimdir bunu bilmem. Param oldukça almışımdır" diyor gayrimenkul  varlıklarıyla ilgili olarak. Son bir yıl içinde Sabiha Gökçen Havalimanı'nın  yakınlarından  94 dönüm , Gebze civarından ise 20 ila 25 dönümlük  arsa satın aldığını  söylüyor. Bu iki arsa için  toplam 30 milyon  dolar ödemiş.

Kurtköy Göçbeyli Köyü'nde birbirine bitişik parsellerde yer olan  toplam 16 bin  dönüm  orman arazisinin 6 bin  dönümü Necati Kurmel'in (Burada Sinpaş'ın da 2 bin 800 dönüm  arsası bulunuyor). Bu arazilerin  hemen  bitişiğinde bin 200 dönümlük bir arsası  daha var. Toplam 7 bin  2000 dönümlük bu arsalara 230 milyon  dolar değer biçiliyor. Bir de Ballıca'da 8 bin  dönüm özel  orman arsası var. İşte burası davalık. Birkaç dava üst üste Kurmel lehine sonuçlandı  ancak temyiz sürecindeler.

Öte yandan  yine Kurtköy çevresinde Kurmel'e ait arsalar üzerinde devam etmekte olan  birçok konut projesi var: Dumankaya Trend (172 daire) , Dumankaya Minimal (175 daire) , Uzunal Konutları (94 daire) Doğa Ata Residence (135 daire), Miapark Evleri (139 daire) , Elegan Evler, KentPlus New Port (436 daire), Kanarya Konakları gibi…….

Çorlu Çerkezköy'de devam eden  toplam 20 konuttan  oluşan  Corner Park'ında yüzde 43'ü Necati Kurmel'e ait. Kalan yüzde 57 hisse ise projeyi üstlenen Koytür İnşaat'ın. Ancak  bu şirket de yabancı  değil. Şirketin  ismi Koyuncu ve Türkmenoğlu soyadlarının birleşiminden  oluşuyor ve Türkmenoğlu, Kurmel'in  kız kardeşinin  soyadı. Koytür 'ün  Kemerburgaz Göktürk 'te yapımını tamamladığı Kemer Corner projesi  de Kurmel'e arazi  üzerinde yapılmış.

Yine Kemerburgaz Göktürk'te Tepe İnşaat tarafından  tamamlanan ve 70 bloktan  oluşan  Rose Rezidence projesi 'de Kurmel'in kat karşılığı verdiği  yerlerden  biri. İstanbul Piyalepaşa'da bir miktar arsasını Adanan Polat'a satmıştı.

Ancak aynı  yerde halen biri 14 ve 11 dönüm büyüklüğünde iki ayrı  arsası bulunuyor. İzmir Seferihisar'da çiftliği, Kayseri'de ve Adana'nın  merkezinde Kurmel'in  "çok istiyorlar şimdi oraları" dediği  arsaları (burada biri  40  diğeri 90 dönüm olmak üzere iki  arsası var. 40 dönüm  olana yapılan 20  milyon dolarlık  teklifi  geri çevirmiş) bulunuyor. Merhum Salih  Tatlıcı ile yarı yarıya ortak  olduğu  ve Tepe İnaşat'ın  yaptığı Beykoz Konakları'nda da Kurmel'in  payına 100 konak  düşmüş. Kendisi ve çocuklarının  halen  ikamet  ettikleri dahil Beykoz'da payına düşenden  geriye 12 konak kalmış.

İnanması güç ama saymakla bitmeyen bu varlıkları herhangi bir strateji izlemeden satın  aldığını söylüyor. "Şu kadardan alayım,  bu kadara satayım , işte bu  kadar zamanda bu kadar değer kazanır" diye düşünemdim hiç. Ama değer kazandı.  Ben aldığımda bu arsalar  şehrin dışındaydı. Şimdi  ya şehrin  içinde ya da kıyısındalar" diyor. Kurmel  mallarını  satmaktan hoşlanmaması ile biliniyor. İsminin  açıklanmasını istemeyen eski bir çalışanının aktardığına göre Sabiha Gökçen Havaalanı yakınlarındaki  96 dönümlük arsasına Limak Holding tarafından  56 milyon  dolar teklif edilmiş ancak bu  fiyatta anlaşamamışlar.

Atilla Alptekin  de bu bilgiyi doğruluyor ancak  teklif edilen  rakamın  bunun  çok üzerinde olduğunu söylüyor. "2004 veya 2005'te Saray Halı'yı satın almak  isteyen yabancı  bir şirketle görüşmeler yapılıyordu. Ancak Necati Bey  son anda vazgeçti. Dünayada malını  en zor satan insanlardan biridir.

Eli sıkı biridir ama hakkını yememek gerek hayırseverdir de. 40 kadar okul ,  hastane, cami yaptırmıştır" diyor eski  çalışanı. Zaten Kurmel'in  bizzat kendisi de mallarını satmaktan  hoşlanmadığını  söylüyor. Ancak Atilla Alptekin, Saray Halı'nın  satışından dönüldüğünü  doğrulamıyor: "Saray Halı sürekli  ortaklık teklifi alıyor ve yabancı  yatırımcıların ilgisini çekiyor. Ancak  böyle ileri gitmiş  bir görüşme yapılmış değil." Necati Kurmel, Saray Halı'ya 1970'de büyük  ortak olduktan  sonra 1979'da şirketin  merkezini  İstanbul'a taşımalarını n  hikayesini anlatırken "Saray Halı büyük  müesseseydi gene  de iyi ya…

Herkes merkezi Kayseri'den İstanbul'a taşımamız  gerektiğimi söylüyordu" diyor. Dediği  gibi Saray Halı hala büyük ama artık eskiden  olduğu gibi Türkiye'nin  en büyük  makine halı üreticisi değil (Merinos'un ardından ikinci sırada ). Ancak  Kurmel,  son iki yıldır işlerin  daha iyi gittiğini  söylüyor. 2008 sonunda Saray Halı'nın  Genel  Koordinatörlüğü'nü  üstelenen Nadir Yörüktümen , 2009 sonunda şirketin  cirosunda yüzde 20'lik  bir artış  sağlamış , 2010 yılı sonunda ise bu artış  yüzde 30'a çıkmış.

Nadir Yörüktümen  de Necati Kurmel'in  kız kardeşinin oğlu yani aileden. Ancak Apltekin "Nadir bey uzun zamandır grup içinde çalışıyor. Necati Bey dayısı olduğu için bu göreve getirilmedi. Bu tamamen  profesyonel bir karardı" diyor. Saray Halı Kurmel'in  turizm alanındaki  yatırımlarını  da bünyesinde barındıran  şirket.

Adana'daki  meşhur Seyhan Oteli'nde halen Ataman Fedai ile ortaklar. "Kurmel kumarhane işletmesinden para kazandıkları ilk yıllar hariç otel  işinden pek memnun  değil. Yine de Antalya Manavgat'taki Saray  Regency Oteli'nin hemen arkasındaki 450 yataklı Arena Oteli Şükrü Koloğlu'ndan  6,5 milyon dolara satın  almış. "Mecburen aldık. Orası  da kazanıyordu pek. 'İki oteli birleştirirsen para kazanırsın'dediler. Ben de aldım" diyor.

Adana'daki Seyhan Oteli artık ilin en büyük beş  yıldızlı oteli  değil ve Adana Hilton gibi rakipleri var. Ancak hala Adana'nın  sembollerinden biri. Kurmel'in  1970'lerin başında madenciliğe başlayıp 13 yıl  yaşadığı şehirde, Seyhan Oteli'ndeki  ortağı Ataman Fedai daha çok tanınıyor. Adını açıklamak istemeyen  yerel bir gazeteci Ataman Fedai'nin  eğlenceyi seven,  muzip bir kişiliği  olduğunu anlatıyor. (Fedai'nin  Adana'nın  Fahrettin Aslan'ı  olarak bilinen ve 2008'de kalp krizinden ölen Haili Genç'e yaptığı şakalar halen anlatılıyor. (Fedai , Bülent Ersoy'un vurulduğu gazinonun da sahibi olan  Genç'in  gazinosunun  kapısına Belediye Başkanı Selahattin Çolak'ı da şakasına ortak ederek  belediyenin  bütün kepçe ve dozerlerini  dayamış bir gece. Bir başka seferinde ise Mercedes marka otomobili için  gazeteye satılık ilanı vermiş.) Kurmel'den  çok Fedai'nin  işletmesinde aktif olduğu Seyhan Oteli, 1996 yılında öldürülen Ömer Lütfi Topal'ın kumarhaneler kralı olmasına giden yolu da açmıştı.

Topal'dan önce Antalya ve Adana'da otellerinin kumarhanesini işletmesi için Dedeman ve Hilton'un  kumarhanelerini işleten İngilizlere gittiğini ancak işin onlara cazip gelmediğini söylüyor. Sonuçta Topal ile Adana'da ayda 175 bin dolar, Antalya'da 100 bin dolar kira karşılığında anlaşmışlar.

Kurmel kendisinden sonra İbrahim  Polat'ın da kumarhanelerini  işletmesini Topla'a verdiğini söylüyor. "Bana Topal'ı  sordular. Ben de işletmeyi ona vereceklerine 'yüzde 3-5 verin,  bir İngiliz getirip  çalıştırın'dedim.

Topal paramı vermediğinden değil, bu şekilde daha çok para kazanabilirlerdi. Ama yine de gidip işi Topal'a verdiler" diyor. Referansları  artan Topal'ı sormak için daha sonra Akgün Otel'in sahipleri de kapısını çalmış. Onlara cevabı 'ben memnunum'olmuş. "Ondan sonra Eresin Otel'in  sahiplerinden  biri geldi. Topal'a vermemesini söyledim ama onlar da verdiler" diye anlatıyor.

Kurmel "Hakkımda çok şey söyleniyor çok dedikodu  yazılıyor" diyor ve ekliyor;: "Bunlara bakacak  olursanız beni ya idam etmeniz lazım ya da alıp  cennete koymanız

NEREDEN NEREYE

1930'da Kayseri Develi'de doğan Hulusi Necati Kurmel, kendi tabiriyle biraz çiftçi biraz tacir, Çerkez kökenli İzzet Kurmel'in dördü kız, üçü erkek toplam yedi  çocuğundan biri. Kurmel'in  hakim olan ağabeyi  Hakkı Kurmel , 1954'de DP'den  milletvekili seçilmişti ve Yassıada'da yargılandı. Diğer ağabeyi Mustafa Kurmel ise öğretmen olmuş. Necati Kurmel 'de ağabeyleri gibi okuması için  ortaokulda Ankara'ya gönderilmiş.

Bir yaş büyük olduğu sınıf arkadaşlarına  ve yeni muhutine uyum sağlayamamış. "Uzun ince bir çocuk tum. Şivem bozuktu. Ankara'nın  memur çocukları ismimle çağırmaz "Köylü geldi, köylü gitti" diye söz ederlerdi benden . Orada yapamadım" diye anlatıyor. Develi'ye bağlı  köyüne döndüğünde de bu sefer ağabeyleri okuyup kendisi okumadığı için  eleştirilmiş. "Abilerin okudu, efendi oldu. Sen koöyde onların  azıcısı olacaksın,  sebzelerini  yetiştireceksin" diyenlere babasının bir gün "Ağabeyleri  memur olacak eğer işleri iyi giderse buna bakacaklar ama benim tahminim bu çocuk tüccar olacak ve ağabeyleri ona muhtaç oalcak" dediğini hatırlıyor. "16- 17 yaşlarındaydım. Bu sözler tabii çok hoşuma gitti" diyor. Çiftçilikten  pek de para kazanamazken  Kayserili işadamı Kemal Dedeman ile yollarının kesişmesi hayatında önemli bir dönüm noktası olmuş. 1964'de Dedeman'ın Aladağ'daki madenlerinden 10 bin ton  kadar çinko emdirmesinin taşınması için açtığı ihaleyi almış. Zaten ihalenin  tek talibi de o olmuş. O zaman  bu işten kazandığı  40 bin liranın  çok büyük para olduğunu söylüyor.

Ardından Kemal Dedeman  bir yıl daha kendisi ile çalışıp  müdürlüğünü yapmasını  istemiş ve 50 bin lira teklif etmiş. "Kabul etmek istemedim  başta durumum, işim iyiydi. Ama 10  yıllık kırmızı bir pikabı vardı. O zamanlar öyle yollarda kamyon çok yok. Beni tavlayan  bu oldu." Diye anlatıyor.

Dedeman'dan kazandıklarına çiftçilikten elde ettiklerini ekleyip 200 ila 250 bin lira kadar para biriktirmiş.

Babasının ve Kemal Dedeman'ın teşviki ile 1966'da Adana'ya gitmiş ve Pınar Madenciliği kurmuş. 13 yıl Adana'da çalıştıktan sonra halıcı bir arkadaşının teşviki ile Kayseri Develi'de kurulan Saray Halı'ya 1970'de 10 milyon vererek  büyük ortak olmuş.

Saray Halı'nın merkezini 1979'da İstanbul'a taşımaya karar verince evini taşıyana kadar ilk altı ay  İstanbul Hilton 'da yaşamış.

.
.

Necati Kurmel

.
.
.


Kötü         Çok İyi  Oyla  
  Geri  |  Arkadaşıma Gönder  |  Yazıcı Dostu
 
Tüm yazıları
ShareThis

    Hayat Verenler : Microsoft    HP Türkiye    PBS Bilişim    SAY Ajans    SFS - MAN    Superonline       

Türk Liderler:

Abbas Güçlü,Adil Karaağaç, Ali Ağaoğlu, <Ali Kibar, Adnan Nas, Adnan Polat, Adnan Şenses, Ahmet Başar, Ahmet Esen, Alber Bilen ,Ahmet Cemal Kura, Ali Abalıoğlu, Ali Naci Karacan, Ali Sabancı, Ali Koç, Ali Saydam, Ali Talip Özdemir, Ali Üstay, Arman Manukyan, Arzuhan Yalçındağ, Asaf Güneri, Atila Şenol, Attila Özdemiroğlu, Avni Çelik, Ayduk Koray, Aydın Ayaydın, Aydın Boysan, Ayhan Bermek, AyşeKulin, Ayten Gökçer, Başaran Ulusoy, BedrettinDalan, Bedri Baykam, Berhan Şimşek, BetülMardin, Bülend Özaydınlı, Bülent Akarcalı, Bülent Eczacıbaşı, Bülent Şenver, CağvitÇağlar, Can Ataklı, Can Dikmen, Can Has, Can Kıraç, Canan Edipoğlu, Celalettin Vardarsuyu, Cengiz Kaptanoğlu, Cevdetİnci, Çoşkun Ural, Cüneyt Asan, Cünety Ülsever, Çağlayan Arkan, Çetin Gezgincan, DenizAdanalı, Deniz Kurtsan, Didem Demirkent, Dilek Sabancı, Dr. Oktay Duran, Ege Cansel, Em. Org. Çevik Bir, Emre Berkin, Engin Akçakoca, Enver Ören, Erdal Aksoy, Erdoğan Demirören, ErhanKurdoğlu, Erkan Mumcu, Erkut Yücaoğlu, Ergun Özakat, Ergun Özen, Erol Üçer, Ersin Arıoğlu, Ersin Faralyalı, Ersin Özince, Ethem Sancak, Fatih Altaylı, Fatih Terim, Ferit Şahenk, Ferruh Tanay,Feyhan Kalpaklıoğlu, Feyyaz Berker, Fuat Miras, Fuat Süren, Füsun Önal, Göksel Kortay, Güler Sabancı, Güngör Kaymak, Hakan Ateş, Halit Soydan, Halit Kıvanç, Haluk Okutur, Haluk Şahin, Hamdi Akın, Hasan Güleşçi, HayrettinKaraca, Hazım Kantarcı, Hilmi Özkök, Hüsamettin Kavi, Hüsnü Güreli , Hüseyin Kıvrıkoğlu, Hüsnü Özyeğin, Işın Çelebi, İbrahim Arıkan, İbrahim Betil, İbrahim Bodur, İbrahim Cevahir, İbrahim Kefeli, İdris Yamantürk, İhsan Kalkavan, İshak Alaton, İsmet Acar, İzzet Garih, İzzet Günay, İzzet Özilhan, JakKamhi, Kazım Taşkent, Kemal Köprülü, Kemal Şahin, Leyla Alaton Günyeli, LeylaUmar, Lucien Arkas, Mahfi Eğilmez, MehmetAli Birand, Mehmet Ali Yalçındağ, Mehmet Başer, Mehmet Günyeli, Mehmet Huntürk, Mehmet Keçeciler, Mehmet Kutman, Mehmet Şuhubi, Melih Aşık, Meltem Kurtsan, Mesut Erez, Metin Kalkavan, Metin Kaşo, Muharrem Kayhan, Muhtar Kent, Murat Akdoğan, Murat Dedeman, MuratVargı, Mustafa Koç, Mustafa Özyürek, Mustafa Sarıgül, Mustafa Süzer, Mümtaz Soysal, Nafi Güral, Nail Keçili, Nasuh Mahruki, Nebil Özgentürk, Neşe Erberk, Nevval Sevindi, Nezih Demirkent, Nihat Boytüzün, Nihat Gökyiğit, Nihat Sırdar, Niyazi Önen, Nur Ger, Nurettin Çarmıklı, Nuri Çolakoğlu, Nüzhet Kandemir, Oğuz Gürsel, Oktay Duran, Oktay Ekşi, Oktay Varlıer, Osman Birsel, Osman Şevket Çarmıklı, Ozan Diren, Özen Göksel, ÖzdemirErdoğan, Özhan Erem, Pervin Kaşo, R.BülentTarhan, Raffi Portakal, Rahmi Koç, Rauf Denktaş, Refik Baydur, Rıfat Hisarcıklıoğlu, SakıpSabancı, Samsa Karamehmet, Savaş Ünal, SedatAloğlu, Sefa Sirmen, Selçuk Alagöz, SelçukYaşar, Selim Seval, Semih Saygıner, SerdarBilgili, Sevan Bıçakçı, Sevgi Gönül, Sezen Cumhur Önal, SinanAygün, Suna Kıraç, Süha Derbent, Süleyman Demirel, ŞadanKalkavan, Şadi Gücüm, Şahin Tulga, Şakir Eczacıbaşı, Şarık Tara, Şerif Kaynar, ŞevketSabancı, Tan Sağtürk, Taner Ayhan, Tanıl Küçük, Tanju Argun, Tansu Yeğen, TavacıRecep Usta, Tayfun Okter, Tevfik Altınok, Tezcan Yaramancı, Tinaz Titiz, Tuna Beklevic, Tuncay Özilhan, Türkan Saylan, Uğur Dündar, Uluç Gürkan, Umur Talu, Ümit Tokçan, Üzeyir Garih, Vehbi Koç, Vitali Hakko, Vural Öger, Yaşar Aşçıoğlu, Yaşar Nuri Öztürk, Yılmaz Ulusoy, Yusuf Köse, Zafer Çağlayan, Zeynel AbidinErdem

Tecrübeleriniz ve birikimleriniz toprak olmasın @ Copyright 2004 turklider.org